Translate

11 Şubat 2011 Cuma

Sadakat / Küçük İskender

Korkuya geçiş önceliği tanıyan bir yüzle karşılayacaktık    
sadakati! 
Elimizde isminin yazılı olduğu kartonlar, kadehler ve aşklar; 
-uzun bir arkadaşlık havaalanında-
ulaşmaya, hep bulmaya çalıştık onu sanki durmadan
bir endişe, bir hüzün, bir ihtimal'ler kalabalığında! 

[Hiç değilse zarif olmaya çalışan çocuklardık oybirliğiyle]

Çünkü
bir kimlikti bizim için içimizde boy veren çam ağaçlarının kokusu
yeni demlenmiş çayın rengine karışan yaralarımız
tarihe malolmuş kaygan sevgililer
'sevgilim! ' diyemediğimiz sevgililer
bir ameliyat izi gibi taşıdığımız çocukluğumuz
Çünkü
bir kimlikti bizim için içimizde saklanan
gizli yolculuklardan kalma gizli yorgunluğumuz! 

Ne sadakat, ne teselli ne de bir vicdan muhasebesi! 
bir sabah hepimiz uyandık baktık ki apayrı yataklarda: 
yalnız bir uyurgezer tarafından taranmış saçlarımız geceleyin
ve hiç değişmemiş yıllar geçse de
bir dişi, paraya dönüşsün diye yastığın altına yerleştirircesine
mutluluğa dönüşsün diye
hayatımızın bir yanına mutlaka koyduğumuz umutsuzluğumuz!